DERYA ERYILMAZ : ”YAŞAM AKIŞINIZI BİOENERJİNİZLE YÖNETİN”.

Öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz?

1982 Ankara doğumluyum. Sosyolog ve Aile Danışmanıyım. Kişisel gelişim dersleri veren bir eğitmenim. Uzun yıllardır kişisel gelişim alanında hizmet vermekte olup aktif olarak seans yapan, üniversite akreditasyon onaylı sertifikalar veren hayatını ve yaşamını pozitiflik üzerine yaşayan ve insanlarada yüksek enerji frekansı ile nasıl daha pozitif bir yaşam sürdürecekleri konusunda bilinçlendirerek eğitimler veren bir eğitmenim.

Her insan dünyaya bir takım yetenekleri ile gelir, bazıları yeteneklerini fark eder; kimileri de kendini görmezden gelerek kendi halinden farkında değildir. Bu yaşadığımız toplumlada alakalıdır. Hayat dediğimiz bu yolculukta çok fazla engellerin olduğunu fark ettim. Bu engellerin bir kısmı dışardan bize gelen bir takım blokaj engellemeleri şeklinde görünüyorken; büyük bir kısmı ise kendi düşüncemizde ki bilgi eksikliğimizde olan engellerdi. Bu zaten sizi geliştirmeye zorluyor. Bende sorunlardan kaçmak yerine sorunların nasıl üstesinden gelinir, sorusunun cevaplarını aradım. Her sorunun cevabını bulmam beni kendime biraz daha yakınlaştırdı. Kendimi fark ettikçe aslında hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını anlamış oldum. Daha sonra bana danışan dostlarımızın ve arkadaşlarımızında benden aldıkları desteklerle hayatlarında değişimler olduğunu, sevinç içinde mutlulukla bana geri döndüklerini gördüğümde artık son nefesime kadar bu benim yolumdur dedim ve son nefesime kadar da yolumu bu istikamette sürdüreceğime dair karar verdim ve halende bu istikamette devam etmekteyim.

Şifa ve kişisel gelişim alanında kendinizi son derece geliştirmiş birisiniz. Bu alana olan ilginizi nasıl farkettiniz?

Bu alana olan ilgimin çocuk yaşlardan beri geldiğini çok sonraki yıllar zihni gelişimimi tamamladığımda fark ettim. Çocukluk zamanlarımı incelediğimde kişisel gelişime, maneviyata ve bilinmeyene karşı sıradışı bir ilgimin olduğunu analiz ettim. Çocukken sadece yaşıyorsun adı yok, tanımlama yok. Müthiş bir çekim var meneviyata karşı ama herkesi de o şekilde zannedebiliyorsun. Ama yaş ilerlediğinde her insanın eğilimlerinin aynı olmadığını fark ediyorsun. İşte bu fark ediş bende kendimi tanıma yolculuğumu başlattı. Hz. Ali’nin: “Sen kendini küçük bir cisim sanırsın, ama en büyük âlem sende gizlidir.” sözü ile tanıştım. Keza aynı şekilde bir çok ruhsal öğretilerde de tasavvuf, uzakdoğu ve benzeri bu yolculuk hep aynı kapıya çıkıyordu kendini tanımak. Yunus Emre’nin de dediği gibi bir ben var bende, benden içeri.

Bize biraz Kuantum Bioenerji Dünyasından bahseder misiniz?

Kuantum Bioenerji Dünyası uzun yıllar edinilen eğitim, tecrübe ve bilgi birikiminin insanlarla da paylaşılması gereği üzerine kurulmuştur.

Benim algım her zaman eğitimin ve öğrenimin hayat boyu yani ”beşiktan mezara kadar” devam edeceği üzerinde olmuştur. Bu anlayış ile öğrenmenin yaşa, sosyal ekonomik statü ve eğitim seviyesine bakılmaksızın, herhangi bir engel olmadan sürdürülebileceği inancı üzerine, en değerli yatırımın ise insana yapılan yatırım olduğunun bilinci ile hiçbir zaman boşa gitmeyeceği düşüncesinden yola çıkarak eğitimlerimi sürdürdüm ve bu anlayışlada eğitimler vermekteyim.

Akademide verdiğiniz eğitimler ve eğitim sürecini sizden dinlemek isteriz.

Kuantum Bioenerji Dünyasında Bioenerji, Kuantum Düşünce Teknikleri Eft, Eğiticinin Eğitimi, Nefes Koçluğu başta olmak üzere bir çok kişisel gelişim alanında eğitimler vermekteyim. Bu eğitimlerimiz de amaç kişisel farkındalığı yüksek, güçlü ve zayıf yönlerini tanıyan, bireyler yetiştirme gayreti ve çabası ile hedeflerine ulaşmak isteyen danışanlarımızın, kursiyerlerimizin güçlü yönlerini daha da güçlendirmeye, zayıf yönlerini geliştirmeye yönelik planlı çaba içerisinde bireyler yetiştirerek hayatın her alanında problemleri hızlı çözen başarılı kişilerin yetişmesine vesile olmak amacıyla kurulmuş olan bir kurumdur. Ve bu heyecanlada verdiğimiz tüm manevi mücadeleyi ibadet olarak görerek eğitimlerimize devam etmekte başta kendilerine daha sonrada topluma faydalı bireyler haline gelmelerinde de bizzat destekçileri olmaktayım.

Bionerji alanında uzmanlaşarak ‘Master’ seviyesine ulaşmış bir isimsiniz. Peki, nedir Bioenerji?

Bioenerji doğal yaşam enerjisi, ilahi bir enerji yani hayat enerji olarak bilinmektedir. Tüm canlılığın yaşamı için bioenerji çok büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle bioenerji insan sağlığı üzerinde olmazsa olmaz koşullar arasındadır.

Bioenerji başta kişiye pozitif enerji aktarımının yapıdığı bir enerji türüdür. Hiçbir yan etkisi olmayan şifa enerjisidir. Bioenerji insanın kendini tanıma yolculuğunun başı olarak farkındalığının yükselmesine sebep olur.

Bioenerji ile fiziksel, ruhsal, zihinsel ve enerjetik anlamda bütüncül bir şifa ve yenilenme sağlanmaktadır. Bununlada kalmayıp Bioenerji ile aura, enerji merkezleri, enerji meridyenleri, 7 ana katman arındırılmakta ve blokajlar ortadan kaldırılmaktadır. Bu şekilde kişilerin ferkansları yükselmekte, pozitif çekim güçleri daha hızlı olmakta, enerjileri ve hayata karşı bakış açıları daha güçlü olmaktadır.

Bioenerjinin yaşam enerjisi olarak tüm insanlarda var olduğu bilinmekte. Peki, insanlar bu enerjiyi açığa çıkartmak ve olumlu yönde kullanabilmeleri için neler yapmalıdır?

Kişiler yaşamlarındaki, yaratıcının kendisine bahşettiği bu pozitif kaynaklı bioenerjiyi kullanmak istiyorlarsa ilk şart öncelikle negatif enerjilerden korunmayı öğrenmeleri, kendilerini pozitif frekansta tutmayı başarabilmeleri gereklidir. Yaşamlarında negatif – pozitif enerjiyi ayırd edemeyenler yetenekleri olsa bile enerjiyi doğru kullanamayacaklardır.

Bioenerjinin kişide doğru kullanılması ancak bioenerji konusunda farkındalık ve bilinç seviyesinin yükselmesi ile mümkündür. Bioenerji alanına ilgi duyan ve bu alanda çalışmak isteyen herkes önce pozitif – negatif enerjilerin varlığı hakkında bilgi sahibi olmaları gerekir. Böyle bir yeteneği kazanmak için kendini yetiştiren bir kişi aynı zamanda profesyonel bir eğitim alarakta bilinçlendiği takdirde doğru bir şekilde kendindeki enerji potansiyelini nasıl geliştireceğini de öğrenmiş olur; kısaca enerjiyi doğru yerde ve doğru şekilde kullanmayı öğrenmek gerekir. Bu da Bioenerji eğitimi ile mümkündür.

Bioenerji çoğu hastalığa şifa oluyor. Çalışmanın bu yönü hakkında sizden detaylı bilgi almak isteriz. Bioenerji şifa çalışması nasıl uygulanıyor?

Bioenerji vücudun enerji dengelenme sistemi olarak bilinmektedir. Bedenimizdeki enerji akış dengesinde bir bozulma olduğunda hastalıklar meydana gelir. Bioenerji şifa seansı; ilahi kaynaklı kozmik enerjinin yüksek enerji frekansı ile ellerde yoğunlaştırılması sonucunda pozitif enerjiyi seans alan kişinin bedenenine aktarmak, negatif enerjiyi vücuttan atarak yeniden bedeni akord edilmesi yöntemi olarak bilinmektedir.

Bioenerji şifa çalışması seanslar halinde uygulanmaktadır. Bioenerji seansları uzak mesafeden yada yakın mesafeden rahatlıkla yapılabilmektedir. Bu tür enerji çalışmaları zamandan ve mekandan bağımsız olarak çalışır.

Ruhsal, fiziksel, zihinsel ve enerjetik katmandaki rahatsızlığa sahip olan kişilere rahatlıkla uygulanabilen yöntemin hastaya herhangi bir zararı ve yan etkisi bulunmamaktadır. Vücudun bütününe seanslar halinde yapılır. Herhangi bir iğne, cihaz gibi benzeri aletler uygulama esnasında kullanılmaz. Bioenerji dünyanın pek çok ülkesinde hastanelerde de bu şekilde kullanılan bir yöntemdir.

Bioenerjist, 20 – 30 cm uzaklıktaki mesafeden ellerindeki pozitif enerjiyi seans alacak kişinin bedenine fiziksel bir temas söz konusu olmadan aktarmaktadır. Bu şekilde pozitif enerji kişinin tüm bedenine dağılarak, hastalıklı bölgeleri şifalandırır.

Enerji aktarım yöntemi ile kişinin vücudunda pozitif enerji aktarımı yapılmakta negatif enerjinin vücuttan atılması, enerji meridyenlerinin ve beyindeki enerji dalga bozukluğunun giderilmesi, çakralardaki enejisel blokajların temizlenerek çakra kordinasyonunun yeniden aktif edilmesi ile enerji akışı tam sağlanmakla birlikte, auradaki negatif enerjilerin temizlenmesi, enerji kırılmalarının ve enerji beden kaymalarının onarılması ile de vücudun sağlıklı sisteminin yeniden dengeye getirilmesi sonucunda hayatın her alanında şifalanma başlamış olur.

Danışanlarınızın Bioenerji çalışması sonrası yaşadığı deneyimlerden sizi en çok etkileyeni bizlerle paylaşır mısınız?

Bugüne kadar yaptığım Bioenerji seanslarında bir çok heyecan verici olaylarla sayısını dahi hatırlayamadığım kadar çok karşılaştım. Her yaşadığım ve gördüğüm güzellikler benim inancımın her geçen gün gittikçe artmasına sebep oldu. Ama kişisel bilgileri koruma mecburiyetinden dolayı bunları reklam aracı olarak görmedim.

Tıbben hiç bir sorun olmayan bir danışanımızın bacağında topallık vardı, bir çok yol ve yöntemi denemişti ilk seansta % 70, ikinci seansta % 100 vücut hareketleri düzeldiğinde şok olmuştu.

Bayan bir danışanımızın orta kulak iltihabı vardı, ameliyat için danışanımız gün almıştı ve doktorunun bu ameliyatının riskli olduğunu söylemesinden dolayı çok endişeli ve mutsuztu. Hızlı bir seans programından sonra buna şahitlik etmeyen belki anlayamaz; doktor ameliyata gerek kalmadığını bunun nasıl böyle bir şey olduğunu ve düzeldiğini şaşkınlıkla danışanımıza sormuş. Ama nedense danışanımız bunun nedenini gizli tutmayı tercih etmişti.

Ve binlerce iç sıkıntısı, bunalım, halüsinasyon tarzı haller yaşayan danışanımızında yüksek pozitif enerji ile arındırmalarını yaparak sağlıklarına kavuştuklarını işlerine, hayellerine, ailelelerine tekrar dönerek adepte olduklarını gördük.

Danışanlarımızın gerçekten yaşadığı mutluluklar da bizim için bir mucize olmuştur. Bunun gibi binlerce yaşanmış örnekleri saymak mümkün….

Herkes Bioenerjist olabilir mi?

Evet kendine yardım Bioenerji programı ile çok ileri düzey enerjetik problemler hariç herkes pozitif enerjisini yüksek tutmayı öğrenerek başta kendisine sonra yakın çevresine bioenerji uygulayıcısı olur.

Bioenerji genel anlamı ile hayat enerjisi anlamına gelmektedir ve herkeste vardır fakat bioenerjinin düzeyi herkeste aynı değildir. Bazı insanlarda yaradılış olarak bioenerji yüksek enerji boyutunda iken bazı insanlarda orta, hatta bazı insanlarda da düşük seviyededir. Fakat Bioenerjiyi iyi bir alt yapı ile sıfırdan başlayarak uzmanından öğrenebilen kişiler kendi potansiyel şifacılık gücü ne kadarsa o oranda yapabilmektedirler. Yani kısaca anlatmak gerekirse en az herkes bioenerjiyi kendi kendine yeterli hale gelerek yapabilir. Bioenerji tekniklerini, enerjiyi kullanabilmeyi, aktarabilmeyi ve uzağa yönlendirebilmeyi öğrenebilir.

Kuantum Düşünce Tekniğini de çalışmalarınızda sıklıkla kullanıyorsunuz. Bize biraz bu teknikten ve faydalarından bahseder misiniz?

Hz Mevlananın güzel bir sözü vardır. “Kardeşim! Sen düşünceden ibaretsin, geriye kalan et ve kemiksin. Gül düşünürsen, gülistan olursun. Diken düşünürsen, dikenlik olursun.” burada anlatılmak istenen çok açık ve net aslında bizler duygu ve düşüncelerimizle varlığımızı sürdürmekteyiz. Yine bir söz vardır. Bir insanın kendi kendine yaptığı iyiliği yada kötülüğü bütün insanlar bir araya gelse ona yapamazlar. Burada yine düşünceye işaret etmektedir. Çünkü düşünce bir enerjidir. Enerji ise oluşumları getirir. Her oluşumun kendine has bir enerji frekans ve titreşim aralığı vardır.

Yani değişim ve dönüşüm sadece dışardan beklenmemelidir. Dönüşüm içerde başlamaktadır. Bize göre evrende tasadüf diye bişey yoktur. O yüzden bizler sahip olduğumuz enerji ve frekansa göre etrafımıza insanları, olayları yada hastalıkları çekeriz. Enerjimizin niteliğine görede olumlu yada olumsuz şeyleri yaşarız. Yani biz negatif duygu ve durum içindeysek negatifliği, pozitif duygu ve durum içerisindeysek pozitif olayları ve durumları kendimize çekeriz bu duyguları besleriz. Bu yüzden neye inanırsak o olur.

Kuantum düşünce tekniği ile Yaşamın anlam ve kalitesini arttırabilir, Hayatımızı ve geleceğimizi yeniden şekillendirebilir, olumsuz giden bu gidişata dur diyebiliriz, sahip olduğumuz tüm sıkışmış duygu ve düncelerden duygusal, bedensel ve düşünce anlamında enerjimizi düzeltip temizliyerek içsel huzuru yakalayabiliriz. İnsan değişebilir, özgürleşebilir, sakinliği, huzuru ve dengeyi yakalayabilir. Fakat yolu yürümesi gereken de sadece ve sadece biziz.

Çalışma alanlarınızdan biri olan Parapsikoloji hakkında bizleri aydınlatır mısınız?

Parapsikoloji duyularımız ile algılayamadığız algılarımız ötesi akıl ve zeka ile keşfedilmesi mümkün olmayan gerçekliği inceleyen kuantum biliminin keşfedeceği alandır. İnsanın iç alemini keşfetme yolculuğu olmakla birlikte daha yüksek şuur ve farkındalık kazanma ve kazandırma halidir. Parapsikolojide yaşadığımız ama anlam veremediğimiz parapsikolojik bazı negatif kökenli sorunların tam keşfi yapılmakta ve yüksek enerji frekansı ile sorunlar kökten incelenerek çözüme kavuşturulmaktadır.

Tüm bunların yanı sıra Nefes Koçluğu da yapıyorsunuz? Doğru nefes alma tekniği nasıl olmalıdır? Hayatımızda ne gibi bir öneme sahiptir? Sizden dinlemek isteriz.

Dünyaya geldiğimiz andan itiberen nefes alır ve veririz. Nefes yaşamımızda çok büyük bir öneme sahiptir. Nefes alıp vermek insanı hayatta tutan ve tüm vücudu etkilen bir sistemdir. ”Yaradan ruhumdan üfledim” derken bizlere hayat nefesi üflemiştir. Nefes ile bizlere bu ruhu bahşetmiştir. Nefes beden, zihin ve ruh arasındaki en güçlü köprü vazifesi görür. Nefes bedenin sağlıklı olma halidir. Nefes doğru yapılmadığında hastalıklar ve yorgunluklar meydana gelmektedir.

Doğru nefes yavaş yavaş burun yoluyla omurganın dik bir şekilde olması sonucu diyaframa alınan ve ağızdan verilen nefestir.

Doğru nefes almak kalp ritminin düzelmesi ile birlikte kan basıncının düşmesine, kalp krizi riskinin azalmasına, depresif ruh halinin düzelmesine, sindirim sisteminin düzene girmesine, stres seviyesinin azalmasına , uykunun düzene girmesi ile birlikte ömrümüzün daha sağlıklı ve uzun olmasına sebep olmaktadır. Ve doğru nefesin, doğal nefesin bioenerjimizle de çok ciddi bir bağlantısı vardır.

Son olarak okurlarımıza ne söylemek istersiniz?

Bir Hint Atasözü der ki: “ Başkalarından üstün olman önemli değil, sen dünküne göre kendinden üstün müsün önemli olan o ” o bakımdan tek rakimiz kendimiziz. İçsel yolculuğa ve içsel bilgeliğe ancak ki ancak kendimizi tanıyarak başlayabiliriz.Daha sağlıklı, daha huzurlu bir yaşam için insan kendini tanımalı ve kendinden kendine keşfe çıkmalı, ne istediğini ve yaşam amacını tam olarak bilmelidir.