Sağlıklı Türkiye Yüzyılı için önemli adım: 'Sağlık okuryazarlığı artık bireysel değil, toplumsal bir sorumluluk'
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ve Sağlık-Sen işbirliğinde düzenlenen 'Sağlık Okuryazarlığında Bir Adım Ötesi: Geliştirmeye Yönelik Müdahaleler' sempozyumu, akademi, kamu ve sivil toplumun katılımıyla gerçekleşti. Sempozyumda, sağlık hizmetlerinin daha etkin kullanımı için bireylerin bilinç düzeyinin artırılması gerektiği vurgulandı.

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ile Sağlık-Sen ortaklığında düzenlenen 'Sağlık Okuryazarlığı Sempozyumu', kamu, akademi ve sivil toplum kuruluşlarından yoğun katılımla gerçekleşti.
Sempozyumun açılışında konuşan Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hemşirelik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Gülay Yazıcı, sağlık okuryazarlığının sadece bireysel değil toplumsal bir mesele olduğunu vurguladı. Yazıcı, bireylerin sağlıkla ilgili bilgiye ulaşma, anlama ve bu bilgiyi kararlarına yansıtma becerilerinin, sağlıklı yaşamın temel anahtarlarından biri olduğunu belirtti. Türkiye'de yapılan araştırmalara atıfta bulunan Yazıcı, sağlık çalışanları da dahil olmak üzere toplumun büyük bölümünün bu alandaki yetersizliğine dikkat çekti.
‘Ekip ruhu olmadan sağlık sistemi yürümez’
Sağlık hizmetlerinin bir ekip işi olduğunu belirten Yazıcı, ‘sağlık okuryazarlığını iyileştirmeye yönelik olarak tüm paydaşların – kamu kurumları, yerel yönetimler, sivil toplum, medya ve teknoloji sektörü – birlikte çalışması gerektiğini’ ifade etti. Geliştirilen yeni model kapsamında bir pilot bölge seçilerek uygulanacak sürecin, sağlık kalitesine etkisinin ölçüleceği açıklandı.
Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan: 'Bu meslekleri düşmeden değil, her zaman hatırlamalıyız'
Sempozyumda konuşan Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan ise sendikanın akademik sendikacılık vizyonuna vurgu yaparak, sağlık okuryazarlığının sahada karşılaşılan problemlerin çözümünde önemli rol oynadığını söyledi. Acil servislerde yaşanan yoğunluk, yanlış ambulans çağrıları ve sağlıkta şiddetin, okuryazarlık düzeyinin düşüklüğünden kaynaklandığını belirten Doğan, ‘herkes kendini acil zannediyor, çünkü sistemin nasıl işlediğini bilmiyor’ dedi. Doğan, ayrıca vatandaşların sağlık personeline sadece ‘sağlık çalışanı’ olarak değil, kendi meslek adlarıyla hitap edilmesini önerdi.
Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Doç. Dr. Muhammed H. Hata: 'Sağlık okuryazarlığı artık kamu politikası olmalı'
Sağlık Bakanlığı adına sempozyumda konuşan Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Doç. Dr. Muhammed H. Hata, sağlık okuryazarlığının yalnızca bireysel değil, aynı zamanda toplumsal sorumluluk olduğunun altını çizdi. 2023 yılında yapılan son araştırmalara göre sağlık okuryazarlığında mükemmel ve yeterli düzeydeki oran %46,1’e yükseldi. Ancak bu oranın hala yetersiz olduğunu belirten Hata, 2025-2028 Sağlık Okuryazarlığı Eylem Planı kapsamında 57 eylem ve 167 faaliyetin hayata geçirileceğini duyurdu.
Mizah da bir eğitim aracı
Sempozyumun dikkat çeken sunumlarından biri Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haydar Sur’a aitti. ‘Sağlık Okuryazarlığı ve Mizah’ başlıklı sunumunda mizahın zorlu sağlık konularını daha anlaşılır ve sevimli hale getirme potansiyeline vurgu yapıldı. Prof. Dr. Sur, mizahın toplumda davranış değişikliği sağlamada, empati geliştirmede ve özellikle genç kitleye ulaşmada etkili bir araç olduğunu söyledi.
Panel, çalıştay ve eğitimlerle devam etti
Sempozyum, ‘Sağlık Okuryazarlığına Genel Bakış’, ‘Geliştirmeye Yönelik Müdahaleler’ ve ‘Medyada ve Teknolojide Sağlık Okuryazarlığı’ panelleriyle devam etti. Akademisyenler, kamu temsilcileri ve sektör uzmanları sağlık okuryazarlığının gelişimi için önerilerde bulundu. Katılımcılar, sağlık sisteminin doğru kullanımı, doğru bilgiye ulaşma ve sağlık okuryazarlığı dostu kurumların oluşturulması gerektiği üzerinde durdu.
Sempozyumda ortak görüş, bireylerin bilgiye ulaşmasından çok, bu bilgiyi anlayabilmesi ve kullanabilmesi için sistematik bir sağlık iletişim modeline ihtiyaç olduğu yönündeydi.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI