İBB Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu’nun Tuzla Şehit Ömer Öner Sahil Parkı’nda yapacağı inceleme gezisi, vatandaşların yoğun ilgisi nedeniyle mini mitinge dönüştü. Park içindeki yüksek bir noktaya çıkıp, binlerce kişiden oluşan coşkulu kalabalığa konuşan İmamoğlu, “Başladılar milletin -gene her zaman yaptıkları gibi- bayrak sevgisini, memleket sevgisini ve bu ülkeye olan sevdasını sorgulamaya. Sevgili hemşehrilerim, bu milletin vatan, millet, bayrak sevgisini ve Atatürk sevgisini, bu milletin yurduna olan düşkünlüğünü bir Allah'ın kulunun ölçmeye gücü yetmez. Bunlar, onların çaresizlikleri. Bu kötü dili de inşallah bir hafta sonra hep birlikte evine yollayacağız” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, güne, Şırnak Bestler Dereler bölgesinde bölücü terör örgütü mensuplarıyla çıkan çatışmada şehit olan 26 yaşındaki Jandarma Uzman Çavuş Özcan İlhan’ın Arnavutköy’de yaşayan ailesine taziye ziyaretinde bulunarak başladı. Şehit ailesinin acısına ortak olan İmamoğlu, Arnavutköy’den Pendik’e geçti. “Engelliler Haftası Spor Şöleni”nde çocuklarla buluşan İmamoğlu’nun Anadolu yakasındaki ikinci adresi Tuzla oldu. Tuzla Aydınlı Semt Pazarı’nda vatandaşlar ve esnafla bir araya gelen İmamoğlu, ardından rotasını, aynı ilçede bulunan ve İBB tarafından büyük bölümü yenilenen Şehit Ömer Öner Sahil Parkı’na kırdı. Buradaki çalışmaları yerinde incelemek isteyen İmamoğlu’nun yolu, park girişinde binlerce Tuzlalı tarafından kesildi. İmamoğlu, bir anda mini bir mitinge dönüşen inceleme gezisini, coşkulu bir kalabalığa konuşma yaparak tamamladı.
“ŞU ANKİ İKTİDAR İSTİYOR Kİ, İNSANLARIMIZ BİRBİRİYLE KÖTÜ GEÇİNSİN”
Parkta bulunan yüksek bir noktaya çıkan İmamoğlu, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Vallahi Tuzla sürpriz yapmayı seviyor. Biz park gezmeye gelmiştik ama teşekkür ediyoruz. Tuzla'yı çok seviyorum. Bütün İstanbul'u çok seviyorum. Hepinize çok güzel hizmetler sunmaya gayret ediyoruz. Tuzla'da uzun yıllardır ihmal edilmiş Şehit Ömer Öner’in adını verdiğimiz bu parkı, çok kimlikli bir hale getirdik. İTÜ’ye kadar gidiyor ama arkadaşlarım şimdilik 60 bin metrekaresini bitirdi. İnşallah tamamını da bitireceğiz çok yakın zamanda. Madem bu kadar kalabalık geldiniz, şimdi o zaman birkaç cümleyi sizinle paylaşayım. Birincisi; şu anki iktidar istiyor ki, insanlarımız birbirini kötülesin. Birbiriyle kötü konuşsun. Birbiriyle kötü geçinsin. Oradan da kendileri galip çıksın. Bunu istiyorlar. Halbuki bizim insanımız komşuluğu, aynı binada yaşarken, aynı sokakta, aynı mahallede birbirine selam vermeyi sever, hal-hatır sormayı sever. Sağlığına, sıhhatine, iyi günde kötü günde bir arada olmaya hassasiyet gösterir. Bu bizi birbirine düşürmeye çalışan akla karşı uyanık olacağız. Onların istediği gibi, hani olur ya birisi sizi provoke etmeye çalışır ya da sizi kızdırmaya çalışır. Sakın ha sakın tuzağa düşmeyin. Hiç kimseye kötü konuşmayın. Herkese yaptığımız işleri, söylediğimiz güzel sözleri söyleyin. Bu konuda anlaştık mı? Tamam.”
“ZANNEDİYORLAR Kİ BU MİLLET, SEÇİMDE OY KULLANMAYA GİTMEYECEK”
“Şimdi, ikinci mesele. Zannediyorlar ki bu millet, seçimde oy kullanmaya gitmeyecek. İkinci tur, birinci turdan önemli. Bu final maçı. Öbürü ilk maçtı; bitti. İlk maçın kazananı yok. Bakın ikinci maça 0-0 başlayacağız. Bu millet, ikinci seçimde güçlü bir demokrasi golü atmaya hazır mı? Tamam. Dolayısıyla, hep birlikte sandığa firesiz gideceğiz. Burada bulunan her arkadaşım, Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na oy verdiği gibi, bir arkadaşını da ikna edecek. Buna da hazır mıyız? Sandıkta, son yılların gördüğü en büyük güvenlik tedbirini, milletçe biz alacağız. Yarın İstanbul'un bütün sandık görevlilerini ve Türkiye Gönüllülerini ve Oy ve Ötesi grubunu Maltepe'de misafir edip, onlara görevlerini hatırlatacağım. Dolayısıyla hepinizi sandıkta görev almaya ya da ‘Bir parti üzerinden görev almam’ diyorsanız, Türkiye Gönüllülerine üye olmaya davet ediyorum.”
“ADALET SİSTEMİMİZİ ÇÖKERTEN BU SİSTEMİ HEP BİRLİKTE ÇÖPE ATACAĞIZ”
“Bakın bu seçim, çocuklarımızın seçimi. Bu seçim, gençlerimizin seçimi. Onun için hep birlikte, demokrasi adına ve milletimizi sıkıntıya sokan ekonomimizi yerle bir eden, adalet sistemimizi çökerten, insanlarımızı umutsuz eden bu sistemi hep birlikte çöpe atacağız. Çöpe atacağız bu sistemi. Ben de size layık olacağım. Bu seçim, sadece Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçim kazanacağı bir seçim değil. Bu seçim, milletimizin geleceğini kazanacağı bir seçim. Size söz; milletin kesinlikle yüzü gülecek. Ve bu milletin liyakatli evlatları, her sorunumuzu -onun bunun eşi, dostu, akrabası değil, dikkat edin sözüme- çözecek.”
“BU MİLLETİN VATAN SEVGİSİNİ ÖLÇMEYE BİR ALLAH'IN KULUNUN GÜCÜ YETMEZ”
“Bir de şunu söyleyelim: Başladılar milletin -gene her zaman yaptıkları gibi- bayrak sevgisini, memleket sevgisini ve bu ülkeye olan sevdasını sorgulamaya. Sevgili hemşehrilerim, bu milletin vatan, millet, bayrak sevgisini ve Atatürk sevgisini, bu milletin yurduna olan düşkünlüğünü bir Allah'ın kulunun ölçmeye gücü yetmez. Bunlar, onların çaresizlikleri. Bu kötü dili de inşallah bir hafta sonra hep birlikte evine yollayacağız. Herkesle güzel konuşun. Onlar biraz gergin. Onlar, öyle çıktılar seçimi kazanmış gibi konuştular, ama biraz gerginler. Çünkü ciddi oy kaybettiler. Ki bana göre az kaybettiler. Daha çok kaybetmeleri lazımdı. Demek ki, biz biraz daha çalışacağız. Hep birlikte çalışacağız. Her komşunuzun elini sıkın. Onlara selam götürün. Hizmetlerimizi anlatın. Biz bu milletin iyi olmasını istiyoruz. İttifakımızın gücünden bahsedin. Milletin iktidarı geliyor, milletin. Güzel çocuklarımızın iktidarı geliyor. Ve Allah'ın izniyle, pırlanta gibi gençlerimizin iktidarı geliyor. Geliyor gelmekte olan. Az kaldı. Size söz: Her şey çok güzel olacak.”