Yevmiyeci, konargöçer; yıl boyu oradan oraya çalışmaya giden emekçiler. 180-200 yevmiye yapmak için 10 ay boyunca evinden barkından uzakta kalan, garip gureba bu tarım işçileri. Sigortasız, kayıtsız, güvencesiz; işverenin ve başlarındaki çavuşların, dayı ya da dayıbaşı denen işveren temsilcilerinin insafına terk edilen insanlar. Sofranızdaki yiyecekleri size veren, yediklerinizde alın teri olan işte bu insanlar. Sefaletin, yoksulluğun, yokluğun ve yoksunluğun insanları onlar. Bu ülkenin belki de en mağdur, en yoksun insanları onlar. Sağlık güvencesi, sigorta güvencesi, refah güvencesi olmayan insanlar. Gelecek güvencesi, kendini gerçekleştirme güvencesi hatta doğum da sağ kalma güvencesi olmayan; kayıp, görünmeyen, aldırış edilmeyen insanlar. Tam sayılarını bile bilmiyoruz. 1,5 milyon kişi oldukları tahmin ediliyor. Kalkınma Atölyesi Kooperatifinin verilerine göre, her ailede ortalama 7 kişi var. Ortalama çocuk sayı 5’in üzerinde.  Yani yaklaşık 200 bin aile. Büyük çoğunluğu Urfa’lı aileler.

Bir de Suriye’liler var. 70-80 bin aile oldukları tahmin ediliyor. Suriye’lilerin ailelerinde ortalama çocuk sayısı 10.  Suriye’li çocukların çoğu 0-5 yaş grubunda. Bizim çocukların çoğu okul çağında ve okula gitmiyor/gidemiyor. 14-15 yaşındaki çocuklarımız tarlada çalışıyor. Yani okula ve eğitime erişim yok. Sağlığa erişim yok. Temel insan hakkı olan içme suyuna, temiz suya, erişim yok. Barınma hakkı, banyo, tuvalet, hijyen imkanları insana yakışır halde değil.  Çadırların neredeyse tamamında, su; tankerlerden, plastik depolardan, bidonlardan sağlanıyor. Barınma; naylon, bez ve branda çadırlar ile sağlanıyor. Çadırların yarısında elektrik yok. Gaz lambası veya fener ile aydınlatılıyor. Bazıları yılda 3-4 yere gidiyor. 1,5- 2 ay sonra tekrar başka bir yere gidiyorlar. Toplam çalıştıkları süre 200 günü geçmiyor.

Tarım işçilerinin kazançları; yevmiye, yetişkin için 80 TL, çocuklar 40-60 TL Ailenin günlük geliri 200 TL civarı. Yıllık gelirleri aile başına 40.000 TL civarında. Kişi başına 4.500-5.000 TL.  Günlük kişi başına 14 TL, günlük 1,5 $ dolar. Yani, BM’nin yoksulluk sınırı saydığı 2 $’ın altında.

BU İNSANLARIN DA TOPLUMA KARIŞMAYA HAKKI VAR

Bizler yiyelim içelim diye bu insanlar sürünüyorlar. Bunun ne insanlıkla ne de sosyal devlet anlayışı ile bağdaşır yanı yok. Bu insanları yokluğa, fakirliğe, yoksunluğa sürüklemeye kimsenin hakkı yok. O çocukların okuma, eğitim hakkı var. İnsanca yaşama hakkı var. Kitap okuma, tedavi olma hakkı var. Sinemaya, tiyatroya, konserlere gitme hakkı var. Sosyal medyayı takip etme, dünyayı öğrenme hakkı var. Belli bir sağlık güvencesi hakkı var. Bu insanların da gülmeye, eğlenmeye, topluma karışmaya hakkı var.

İYİ Parti olarak, Çavuşlar, dayıbaşları dahil olmak üzere mevsimlik tarım işçilerini sigorta kapsamına alacağız. 5 yıl boyunca sigorta primlerini ödeyeceğiz. Geçmiş çalışmalarını belgelemeleri halinde geriye doğru borçlanma imkânı sağlayacağız. Borçlanma süreleri kadar faizsiz vadelendireceğiz.  Kırsal hizmetler kapsamında, mobil ve sabit konteyner barınma istasyonları kuracağız. Bu istasyonları istenirse belli sürelerle aynı ailelere tahsis edeceğiz. Tuvalet ve banyo imkânlarını konteynerler içinde sağlayacağız. Temiz içme suyunu mutlaka sağlayacağız. İlkokul ve okul öncesi için mobil okullar açacağız. Ortaokul ve lise eğitimi için taşımalı eğitim imkânı sağlayacağız. Her konteyner istasyonu için geçici “Aile Planlaması” ve “Sağlık istasyonları” açacağız.  Ev Ekonomisi eğitimleri vereceğiz. Elektrik enerjilerini, imkân varsa mobil yenilenebilir enerji istasyonları üzerinden sağlayacağız. Yoksa ortak elektrik şebekesi üzerinden sağlayacağız. Ortak alan aydınlatmaları yapacağız. Gezici sinema, kütüphane ve kültür evleri hizmetlerini sağlayacağız.Çalışma yerlerine gidiş gelişleri ve uzun yol seyahatleri için “Tarımsal risk ve kaza sigortası”nı TARSİM A.Ş üzerinden yapacağız.

Kısacası bu emekçileri, sefaletin ve yoksunluğun boyunduruğundan kurtaracağız. Onları topluma ve hayat hakkına kavuşturacağız. Kendilerini yalnız ve çaresiz hissetmelerine engel olacağız. Yaptıkları işi zevkle keyifle yapmalarını sağlayacağız. Kazançlarını en az aile başına “asgari ücret düzeyine” çıkaracağız. Eksik kalan günleri olursa, Tarım Bakanlığının benzer işlerinde tamamlama imkânı sağlayacağız. Soframıza getirdikleri gıdalar için onlardan helallik alacağız. Sahipsiz, aç ve açıkta bırakmayacağız.