Başarılı bir ivme yakalayan ve kamuoyu yoklamalarında da oyunu günbegün yükselten Yükseliş Partisi, seçim çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Yükseliş Partisi Genel Başkanı Nail Çakır’da merak edilen sorulara tek tek yanıt vererek değerlendirmede bulundu. Başkan Çakır katıldığı programda ilk önce siyasi geçmişinden bilgiler aktararak şu ifadeleri kullandı: "46 yaşındayım, aslen Yozgatlıyım. Ankara'da ikamet ediyorum, ticaret ve siyaset ile uğraşıyorum. 15 yıla yakındır siyasetin içerisindeyim Genel başkan yardımcılığı ve Genel Başkan danışmanlığı yaptım. Fakat 2021 tarihinde Yükseliş Partimizi kurduk. Bir yıl iki aylık bir partiyiz. 4 ana temele bağladık partimizi. Adalet, ahlak, disiplin ve millete hizmet. 27 ilde teşkilatlanma tamamlandı. Hızlanıyoruz. Bizim gayemiz "öze dönüş". Çünkü halk giderek kendinden uzaklaşıyor. Parlemento’da bulunan Partiler Milletin iradesini temsil edemiyor. Bu yüzden bu yola baş koyduk.
"DEVLET ARTIK VAKIFMIŞ GİBİ İDARE EDİLMEMELİ"
Zor bir yoldayız, meşakkatli, külfetli, uzun, taşlı ama yılmadan, yorulmadan devam edeceğiz. Yeni kurulan Birçok parti var. Teşkilatlanmasını oluşturan, seçim arabalarını gezdiren ama sonra bu partiler yok oluyor, ya da maddi açıdan çıkar ilişkisine gitmek durumunda kalıyor. Bizim böyle bir durumumuz yok. Bizim her şeyimiz kendimiz. Bizim prensiplerimiz var, bizler insan odaklı çalışıyoruz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın düsturu ile çalışmaları sürdürüyoruz. Devletin sosyal bir vakıf gibi idare edilmesi bizler için sorun teşkil ediyor. Şey oldu ama yaptı, bu oldu ama şunları da o yaptı vb. söylemler bizleri köreltiyor. Biz yardım edilen bir halk istemiyoruz. Haklarımız verilsin yeter. Bu ülkeyi Ahmet yönetsin Mehmet yönetsin şeklinden çıkarıp bir sistem dahilinde Bu ülkeyi adalet yönetsin, Ahlak yönetsin, Liyakat yönetsin şekline sokmamız gerekiyor.
"KİM GELİRSE GELSİN YETER Kİ ARTIK SİSTEM DEĞİŞMESİN"
En büyük eksikliğimiz sistemsiz plansız olmamız. Bizim bir sistemimiz yok. Örnek veriyorum 6 milli eğitim bakanı değişti. Hepsi de kendi sistemini uyguladı. Aynısı iktidar içinde geçerli. Ne kadar değişirse o kadar farklı sistem gelecek. Bizler buna karşıyız. Kim gelirse gelsin yeter ki sistem değişmesin. Aynı doğrultuda gidelim. Biz muz cumhuriyeti değiliz, Büyük bir devletiz köklü bir medeniyetimiz var. Bizim sistemimiz artık oturmalı. Çalışma yapılmalı.
"BİZİM PARTİMİZİN İÇİNDE HER KESİMDEN İNSAN VAR ÖRNEK PARTİYİZ"
Ülke gündemine baktığımız zaman milliyetçi siyaset diye bir söylem son dönemlerde had safhada. Bizler ise kendimizi ideolojik bir parti olarak tanıtmıyoruz. Bizim partimizin içerisinde her kesim var. Biz istiyoruz ki Yükseliş Partisi Türkiye'nin partisi olsun. Bizler milliyetçi bir düşünceye sahibiz. Milliyetçilik lütfen yanlış anlasılmasın. Vatanını seven, ülke yararını düşünen, halk için çalışan bir partiyiz. Asıl milliyetçilik budur. Biz 3 şeyi yasakladık. Kişi, din, kimlik üzerinden siyaset bizlerde yasak. Biz bu bakımdan örnek bir partiyiz.
"TÜRKİYE'Yİ TÜRKLER YÖNETMELİ"
Türkiye'de birçok sorun var. Sıralayacak olursak en başta adalet geliyor. Sonra ise eğitim geliyor. Gençler artık küstürüldü. Hapishaneler tıka basa dolu. Liyakat eksik. Sağlık yine aynı şekilde. Randevu yok, ilgi yok. Listemiz uzun. Şu anki durum hiç iç açıcı değil. Eskiden bize güzel gelebilir ama bizler bu son dönemlerde iyice uçuruma sürükleniyoruz. Biz üretken ve çalışkan insanlarız ama yönetim sebebi ile şu an bu durumdayız. Her şeyimiz var ama içi boş. Dış güçler diyoruz ama iç güçleri unutuyoruz. Kimileri Avrupa'dan, Amerika'dan medet umuyor. İnsanlar gerçekleri görüyor ki. Biz bunu kabul etmiyoruz. Artık Türkiye'yi Türkler yönetmeli. Kendi işimizi kendimiz halletmeliyiz. O zaman yükselişe geçeriz.
"DÜZENLEMELERİN HEPSİ STRATEJİ"
20 yıllık bir iktidar var. İktidara gelirken 3 y kalkacak dedi. Kaldırmayı geçtik, biz daha da kötü durumdayız. Yanlış giden şeyler ve bunun sorumlusu iktidar olduğu kadar muhalefetin de kabahati büyük. Bunu kabul etmiyorlar. Kuyruklardan bahsediyorlar ama şimdi de kuyruk var. Geldiğimiz nokta, gittiğimiz nokta hiç iyi değil. Bizde "biz" düşüncesi yok. Herkes kendini düzlüğe çıkartmak istiyor. Projeler var ama bizlere katkısı yok. Borçlanarak yapılıyor bana daha da zararı var. EYT, zam vb. konularda iyileştirme yapıyorlar neden seçim stratejisi. Bu siyasi olarak etik değil. Benden sonrası ne olursa olsun zihniyeti doğru değil. Bir hasta düşünelim ameliyat oluyor, narkozun etkisiyle bir şey hatırlamıyor ama narkoz geçince her şeyi anlıyor. Şu an o durumdayız. Narkozdan ama etkisi seçimlerden sonra geçince neler olduğu anlaşılacak.
"HDP BELİRLEYİCİ BİR UNSUR OLABİLİR"
Seçim öngörüsü yapacak olursak şu ittifak, bu ittifak diyemem halkı kutuplaştırmamak gerek ama iktidar güçlü. Bunun yegane sebebi de muhalefetin yeterli olmaması. Muhalefet bu işi yapamıyor. Değirmene resmen su taşıyor. Bizler de parti olarak tercihimizi yapacağız. Vatan, millet için en iyisi neyse seçimimizi ona göre yapacağız. HDP bir unsur. HDP'yi yanlarına almak istiyorlar. Belirleyici olacaktır ama bu konuyla ilgili de çalışmaları yapmışlardır." dedi.